TÜRKİYE’DE COVID-19 AŞISI OLARAK KULLANILACAK OLAN SINOVAC AŞISI İLE İLGİLİ MERAK EDİLENLER
Sinovac Aşısı Nedir? Güvenli mi?
Çin’li Sinovac Biontech ile Brezilya’lı Butantan Enstitüsü işbirliği ile geliştirilen aşı ön test aşamalarında oldukça başarılı oldu. Aşı adayı ilk olarak farelerde, sıçanlarda ve primatlarda denendi ve güvenli çıktığı belirtildi. Hiçbir aşının Faz 3 çalışmaları tamamlanmamış olup, diğer aşılar gibi Sinovac aşısının da Faz 3 çalışmaları Endonezya, Bangladeş ve Brezilya’da devam etmektedir. Yapılan değerlendirmeler sonucunda aşının olumsuz reaksiyonlarının hafif olduğu bildirildi. Ancak Brezilya 13.000 gönüllü üzerinde denenen aşı adayının bu süreçte beklenmedik bir yan etkisi ortaya çıkmış, bir kişi hayatını kaybetmişti. Bu yüzden 10 Kasım 2020 tarihinde aşı çalışmaları durdurulmuş, ancak gönüllünün başka etkenlerden dolayı hayatını kaybettiği anlaşılınca 2 gün sonra çalışmalara devam edilmiştir. Faz 2 çalışmaları ülkemizde de yapılmıştır. 6 Kasım 2020 tarihinde 518 gönüllü üzerinde yapılan aşı çalışmalarının ara değerlendirme raporunda önemli bir yan etki olmadığı açıklandı. Rapora göre, Sinovac aşısı uygulamalarında diğer aşılara göre ateş ölçümlerinin daha düşük çıktığı gözlenmiştir. Yine aynı rapora göre en sık görülen yan etkiler %7,5 oranında yorgunluk, %3,5 oranında baş ağrısı, %3 kas ağrısı ve %2,5 oranında enjeksiyon yerinde oluşan ağrı olarak kayıt altına alınmıştır. Elimizde güvenilir olarak bu aşı ile ilgili sadece faz 2 çalışmaları vardır. Faz 3 için toplam 12.452 kişi üstünde uygulama yapılması planlanıyor. İlk önce sağlık çalışanları üstünde bu aşı çalışmaları güvenlik verileri açısından olumlu sonuçlandığı için risk grubundaki kişilerde denenmeye başlanmıştır. Sağlık Bakanlığı, bilgisayar ortamında random olarak belirlenen kişilerin bir kısmına gerçek aşı, bir kısmına ise plasebo enjekte edildi. Gönüllüler bu uygulamadan haberdar edilmedi. Bu uygulamada amaç aşı olan olmayan arasındaki farkı rahatlıkla tespit edebilmektir. Sürecin sonunda plasebo olan gönüllüler merkeze gerçek aşıyı olmuşlardır. Endonezya’da yapılan klinik deneylerde aşının %97 oranında etkili olduğu belirtildi.
Türkiye Neden Diğer Ülkelerden Değil de Çin’den Sinovac Aşısını Aldı?
Bu sorunun 2 cevabı var…
1.Aşının yapılma yöntemi
2.Aşının muhafaza koşulları
Günümüzde aşı üretimi için 2 yöntem kullanılmaktadır. Birincisi klasik ve geçmişten beri kullanılan İnaktif Yöntem. İkinici ise yeni kullanılmaya başlanan ve gelecek için umut veren mRNA yöntemi.
mRNA Yöntemi ile üretilen aşılar ile ve bu yöntemle ilgili bilgileri daha sonra vereceğim. İnaktif yönteme gelince bu yöntemle kişilere ölü veya zayıflatılmış virüs enjekte edilir. Yani daha önce aldığımız BCG Aşısı, DBT aşısı, Kızamık, Çiçek ve Grip aşıları bu yöntemle üretilen aşılardır. Virüsler bir yerde çoğaltılıp kimyasallarla veya ısıyla zayıflatılarak insana enjekte edilir ve bu sayede vücudun bu virüsü tanıyıp antikor üretmesi ve bağışıklık kazanılması sağlanır.
İnaktif yöntemle üretilen aşı için 2 doz yapılması öneriliyor. Bunun sebebi ise tek dozda %60 oranında etkin olduğu 2. doz uygulandığında ise bu oranın %95’lere çıktığı gözlenmiştir. Bu iki doz arasında önerilen bekleme süresi 14 gündür. Ama maalesef ülkemiz de dahil olmak üzere bazı ülkeler sevkiyat ve ürünlerin temin süresi nedeniyle bu bekleme süresini 28 güne çıkarmıştır.
Tarihte en hızlı geliştirilen aşı Kabakulak aşısı idi. Onu da geliştirmek 4 yıl sürmüştü. Nasıl oluyor da bu kadar kısa sürede Corona aşısı geliştirildi?
Bu sorunun cevabı gayet basit. Bütün bilim insanları bu hastalıktan kurtuluşun aşı olduğunu bildiğinden topyekün bu konuya odaklandılar. Çalışmalarda normalden fazla bilim insanı, normalden fazla gönüllü yer aldı ve normalden fazla yatırım yapıldı.
Peki aşı olmalı mıyız?
Bütün bilim insanları ve doktorlar aşıyı tavsiye ediyor. Aşıda çip, kod, işaretleneceğiz ve genetik kodumuz değişecek gibi şehir efsanelerine inanmamak gerekir. Çünkü aşıya çip vb… şeylerin konulması teknik olarak imkansız. Nacizane tavsiyem devletimizin getirtmiş olduğu ve ücretsiz olarak yapılacak olan aşıyı yaptırmalıyız. Bu illetten kurtulmanın tek yol aşı… Bu hastalığa karşı bağışıklık kazanmanın iki yolu var: Ya hastalığı geçireceğiz – ki bunu tavsiye etmem, zor bir süreç, yaşadım – ya da aşı olacağız.
0 YORUMLAR
Bu KONUYA henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...